Eski Ahit

Yeni Ahit

Vahiy 18:2-15 Kutsal Kitap Yeni Ceviri (TCL02)

2. Melek gür bir sesle bağırdı:“Yıkıldı! Büyük Babil yıkıldı!Cinlerin barınağı,Her kötü ruhun uğrağı,Her murdar ve iğrenç kuşun sığınağı oldu.

3. Çünkü bütün uluslarAzgın fuhşunun şarabından içtiler.Dünya kralları daOnunla fuhuş yaptılar.Dünya tüccarlarıOnun aşırı sefahatiyle zenginleştiler.”

4. Gökten başka bir ses işittim:“Ey halkım!” diyordu.“Onun günahlarına ortak olmamak,Uğradığı belalara uğramamak için çık oradan!

5. Çünkü üst üste yığılan günahları göğe erişti,Ve Tanrı onun suçlarını anımsadı.

6. Babil nasıl davrandıysa, karşılığını ona aynen verin,Yaptıklarının iki katını ödeyin.Hazırladığı kâsedeki içkininİki katını hazırlayıp ona içirin.

7. Kendini yücelttiği, sefahate verdiği orandaIstırap ve keder verin ona.Çünkü içinden diyor ki,‘Tahtında oturan bir kraliçeyim, dul değilim.Asla yas tutmayacağım!’

8. Bu nedenle başına gelecek belalar–Ölüm, yas ve kıtlık–Bir gün içinde gelecek.Ateş onu yiyip bitirecek.Çünkü onu yargılayan Rab Tanrı güçlüdür.

9. “Kendisiyle fuhuş yapan ve sefahatte yaşayan dünya kralları onu yakan ateşin dumanını görünce onun için ağlayıp dövünecekler.

10. Çektiği ıstıraptan dehşete düşecek, uzakta durup,‘Vay başına koca kent,Vay başına güçlü kent Babil!Bir saat içinde cezanı buldun’ diyecekler.

11. “Dünya tüccarları onun için ağlayıp yas tutuyor. Çünkü mallarını satın alacak kimse yok artık.

12-13. Altını, gümüşü, değerli taşları, incileri, ince keteni, ipeği, mor ve kırmızı kumaşları, her çeşit kokulu ağacı, fildişinden yapılmış her çeşit eşyayı, en pahalı ağaçlardan, tunç, demir ve mermerden yapılmış her çeşit malı, tarçın ve kakule, buhur, güzel kokulu yağ, günnük, şarap, zeytinyağı, ince un ve buğdayı, sığırları, koyunları, atları, arabaları ve köleleri, insanların canını satın alacak kimse yok artık.

14. “Diyecekler ki,‘Canının çektiği meyveler elinden gitti,Bütün değerli ve göz alıcı malların yok oldu.İnsanlar bunları bir daha göremeyecek.’

15. Babil'de bu malları satarak zenginleşen tüccarlar, kentin çektiği ıstıraptan dehşete düşecekler. Uzakta durup ağlayacak, yas tutacaklar.

tam bölümü okuyunuz Vahiy 18